Yaklaşık iki asır önce Phellina Kıtası felaketi meydana geldi. Poggyra şehrinde yasadışı yollarla birtakım düşünce deneyleri yapılmaya başlandı. Poggyra’da kurulan melez örgüt tarafından yürütülen bu deneyler insan hayatını hiçe saydığı için etik bulunmadı ve yönetim tarafından engellenmeye çalışıldı. Fakat örgüt, yönetimin uyarılarını dinlemedi ve örgüte daha çok insan dahil etmek için haftalarca insanları yöneterek protesto yaptırdı. Protestanlar tutuklandığında hiçbirinin bilincinin yerinde olmadığı öğrenildi. Bu, melez örgütün yürüttüğü ilk büyük operasyondu. İnsan bilincinin yönetilebildiği gerçeğini yönetime tehdit yoluyla gösterme girişimiydi. Her geçen gün örgütün üye sayısı artıyordu. Yönetim bunu engelleyemedi ve bunun sonucunda halk isyan etmeye başladı. Büyük bir ordu kurularak tüm örgüt üyelerinin yakalanması kararı alındı. Fakat örgüt o kadar organize bir hale gelmeye başlamıştı ki herkes birbirini hissedebiliyor ve kimin tehlikede olduğunu anlayabiliyorlard
Düşünce tehlikelidir. Eğer ona hükmedemezsen seni ele geçirir ve senin kralın olmasına izin vermek zorunda kalırsın. Düşünce mi bilinçaltını oluşturur yoksa bilinçaltı mı düşünceyi meydana getirir? Benim kralım olmana izin vermeseydim yine de bana hükmetmek için çabalar mıydın? Eğer sana isim vermeseydim yine de seni önemsediğimi düşünür müydün? Pozitivist biri olmam gerektiği halde düşüncenin beni yönetmesine izin veriyorum. Aklıma gelen herhangi spesifik bir düşüncenin sebebini biliyorum. Eğer biri aklıma gelirse o kişi o anda beni düşünüyordur. Eğer bir olayı düşünüyorsam o olay, zaman çarkımı yönetiyor demektir. Bu tamamen enerji ile ilgili. Zaman karmaşası yaşıyorum genelde. Benim için tek bir zaman çizgisi var. Geçmiş, gelecek ve şimdiki zaman tek bir düzlemde meydana geliyor. Asla ayrı değiller, aksine hepsi aynılar. Geleceğim bu sayede geleceğin geçmişi olan şimdiki zamana enerji aktarımı yapabiliyor. Dejavu yaşıyorsam bunun sebebi gelecekte geçmişi çok düşünmem